4 Nisan 2014

MEB ÖĞRENCİLER ÜZERİNDEN SİYASETE ALET OLMAMALIDIR

ile Maksut Balmuk

ÖZEL OKUL1

MEB Öğrenciler Üzerinden Siyasete Alet Olmamalıdır

MEB’i yöneten kişi elbet ki siyasidir. Bazı kararların siyaseten ele alınması da makul karşılanabilir fakat öğrenci üzerinden siyaset yapılması kabul edilemez.

MEB yeni bir onay yayımlayarak Özel Okullardan devlet okuluna geçmek isteyen öğrenciler için devlete ait Anadolu liselerinde kontenjan sınırı aranmayacak.

Bunun anlamı şudur?

Başarılı öğrencilerimizden Özel okullara devam edenler istedikleri okula (İstanbul Erkek, Kabataş… fark etmez) kaydolabilecekler.

Bu karar siyasidir ve öğrenci üzerinden siyaset yapılmaktadır. Bu siyaseti yapan bakanlık yüzbinlerce genci hiçe saymaktadır. Çünkü yüzbinlerce genç bu okullarda okuyabilmenin mücadelesini vermektedir.

Denilebilir ki puanı yeten gelecek diğerleri gelmeyecek…  İyi de puanı yettiği halde düne kadar gelmeyen, gelmek istemeyen gelecek. Neden gelecek bazı özel okullara karşı başlatılacak hesaplaşmanın sonucu olarak gelecek.

Onbinlerce boş kontenjan varken ve buralara gidebileceklerken neden en iyi okullara gelecekler dersiniz?

Yok hayır biz masumane bir yaklaşım sergiliyoruz özel okula parası olmadığı için devam edemeyecek çocuklarımıza yardımcı olmak istiyoruz diyen olursa kendini kandırabilir ama bizi asla… Çünkü geldiğimiz ay Nisan iken, okulların kapanmasına 2 ay kalmışken nasıl inanmamız beklenebilir.

Kaldı ki bakanlık bir taraftan özel okul sayısını arttırmaya çalışırken, tüm dershaneleri özel okullara dönüştürmeyi amaçlarken, özel okulda okuyacak olanlara mali teşvik dahi vermek için yasal düzenleme yaparken devlet okulunu teşviğin yada vatandaşın düşünüldüğünü söylemek çok da mantıklı gelmiyor.

Bu bir hesaplaşmanın sonucudur. Fakat konu eğitim ise vatandaşta kaygı yaratılmışsa vatandaşın kaçması gayet doğal.  Çünkü bir insan için çocuğu çok önemlidir. Bu nedenle de titiz davranır. Devletin görevi ve yaklaşımı, yangına körükle gidip kaçışı hızlandırmak değil aksine devletin güvencesini vatandaşa vermek olmalıdır.

Kaldı ki aylardır söylüyoruz, tüm aklı selim basında söylüyor bir okula 0,01 puan nedeniyle dahi kayıt olamayan öğrencilerin yanı sıra onbinlerce boş kontenjan varken onlara olanak vermeyen bakanlığın boş kontenjanları doldurmak bir yana boşluk olmayan okullara, sınıflara öğrenci almaya çalışması nasıl izah edilebilir?

Devlet okulunda okuyan bir öğrenci puanı yettiği halde boş kontenjan olmaması nedeniyle kayıt olamazken, özel okuldan gelecek öğrencinin kaydolabilmesini hangi hukuk ya da sosyal devlet ilkesi ile açıklayacaksınız?

Kaldı ki Anadolu Liselerinde 30 olan sınıf mevcutları bu yıl 34’e çıkarılmışken şimdi de daha yükseklere çıkarılmaya çalışılması bu okullarımızı bitirmeye yönelik bir yaklaşım olacaktır.

Henüz bir süre önce İstanbul Lisesinde 181.öğrenci krizi yaşanmışken, bu noktada bu denli sorunlarla karşılaşılmışken, 181.öğrenci dışlanmış sorun yaşamışken (ki ne kadar kötü) şimdi de daha yüksek kontenjanların (sınıf mevcutlarının) yolunu açmak neden?

Bizim amacımız A,B,C kurumlarına sahip çıkmak, özel okulu teşvik etmek değil eğitimde siyasallaşmaya dikkat çekmek, bu noktada öğrenci üzerinden siyaset yapılmasının önüne geçmek, öğrenci üzerinden hesaplaşmanın yanlışlığına vurgu yapmaktır. Her kim olursa olsun devletin belirlediği kurallara uymak ve bu doğrultuda eğitim öğretimi sürdürmek zorundadır. Aksi yaklaşımsergileyenler hakkında gereğini yapmak da devletin görevidir.

Bizim düşüncemiz sosyal bir hukuk devleti olan ülkemizde eğitimin devlet eliyle yapılması gerektiğine inanmaktayız.

MEB’in izlediği bu yol doğru bir yol değildir. Biz boş kontenjanlar dolsun diyoruz, birkaç puanla bu okulları bekleyenlere çözüm bulunsun okullarımızdaki derslikler atıl kalmasın, kamu kaynağı verimli kullanılsın diyoruz. MEB’in bu onayında hukuk yoktur, adalet yoktur, pedagoji yoktur, eğitimsel yada bilimsel yaklaşım yoktur…

Bu nedenle bu kararın gözden geçirilmesi bir yana kaldırılması kaçınlımazdır…

Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi