Asıl Sorunumuz Ahlak!…
Evet bizim asıl sorunumuz ahlak. Özellikle 80 darbesi sonrası başlayan ve son 20 yılda zirve yapan bir ahlak sorunu yaşıyoruz. Din/inanç sorunumuz yok, dindar ile hiç sorunumuz yok ama dinci sorunumuz var. Çünkü;
Din; birleştirendir (hangi din olursa olsun).
Dindar; inancını diline, davranışına, yaşam tarzına yansıtandır.
Dinci ise; dini pazarlayan, dinden nemalanan, dinden güç elde ederken dini de sömürendir. Sucu, sıvacı, boyacı… gibidir DİNCi ve meslek ifade eder aslında.
Öyle bir hal alır ki dincilik “hadi beni, bizi, insanları kandırıyorsun da haşa Allah’ı da mı kandıracaksın” ile son bulur sözler.
Ahlaklı toplumda ve anlayışta;
Yalan olmaz,
Riya olmaz,
Yolsuzluk yapana itibar edilmez,
Paraya, makama, güce değil insana değer olur,
Ahlak olursa 6 yaşındaki çocuğun evlendirilmesi davasında davalıya destek için koca koca sakallılar bırakın adliye önünde açıklama yapmayı sokağa bile çıkamazlar.
Ahlak olursa yatak odasına giren, şantaj için telefon dinleyenler olmaz bunlara meydan verilmez, meydan verenler de itibar görmez.
Asıl ahlaksız; benden, bizden diyerek, oy/para/makam… kaybederim kaygısıyla haksızlık karşısında susanlardır ki onlar dinsiz şeytanlardır aslında.
Kaset değildir suçlu, kaseti çekenden çok, çektiren, çektirenden çok kullananlardır ve buna ses çıkaramayandır asıl ahlaksız.
İşte bu noktada “Dinime küfreden Müslüman olsa” sözünün karşılığı zuhur bulur.
Ahlak olursa; saygı olur, sevgi hakim olur.
Ahlaklı insan, düşman kazanmaya değil dost edinmeye çalışır.
Aksi halde it izi ile at izi karışır ki kimse çözemez düğümü…
Daha büyük bir gerçek vardır ki herkes kendinden mesul ve kendine yakışanı yapar ama balık baştan kokar. Baş olan örnek olur, sorumlu olur, adil olur, özü sözü bir olur yani ahlaklı olursa sorun baştan çözülmeye başlar ve kökten çözülür.
Unutmayalım ki topraktan geldik toprağa gideceğiz. Her şey biter, ömür de biter yani fani olur ama hoş bir seda bırakırsak baki kalır.
Ne diyor şair…
Nedir bu kavgamız, nedir bu telaş
Ömür dediğimiz biter yavaş yavaş
Üç günlük dünyanın her şeyi fani
Bir hoş seda, muhabbet kalır arkada
Sen yolcu, bu yalan dünya hancıdır
Öyle bir gün var ki, yürekte sancıdır
Yer gök bir olupta hesap sorulunca
En sevdiğin bile senden davacıdır
Seçime giderken bile savaşa gider gibi davranırsak ; “Eğer birileri oturduğu koltuktan kalkmakta sıkıntı yaşıyorsa kesinlikle altını kirletmiştir.” Hint atasözü akla gelir.
Saygılarımla…
Maksut BALMUK
Öğretmen