MEB’in Yeni İcadı Erdem Atölyesi…
MEB’de anlayış hiç değişmiyor… Atılan bir adım, yapılan bir açıklama umut verir gibi oluyor ama işin ucundan yine siyasi hatta inançsal bir yaklaşım çıkıyor. Ya ilk niyetten birileri rahatsız oluyor, ya süreçte surumu birileri kendine yontuyor ya da başta amaç belli ve bize boşa umut verir gibi geliyor.
Bakan Tekin “çocuklar açık liseye gitmesin, bu yolu kapatacağız, aslolan okulda yani örgün eğitimdir, eğitim-öğretim süreci sadece bilgiden ibaret değil çocukların/gençlerin sosyalleşmesi gerekiyor bu da okulda mümkün” şeklindeki açıklamalarını takiben yönetmelik değişikliği yapılsa da genelgeye eklenen ancaklar ile bu durum iyice esnetildi. Öncelikle esnekliğin hastalık, deprem … gibi özel gerekçeleri sunulsa da devamında tam da mevcut siyasal yapıdan beklenir bir şekilde;
- Sınıf tekrarına kalanlardan, ilgi Yönetmeliğin 59 uncu Maddesi birinci fıkrasının (a) bendi hükümlerine göre öğrenim hakkı devam edenlerden bu yönde talepte bulunanlar
- İlköğretim okulu/ortaokul veya imam-hatip ortaokulu mezunu olup herhangi bir örgün ortaöğretim kurumunda kaydı olmayanlar ile çeşitli nedenlerle dokuzuncu sınıfta özürsüz devamsızlık hakkını dolduranlar, (yani ortaokulu bitir hiçbir okula kaydolma açık liseye gidebilirsin) böylece cemaat ve tarikatların adeta paralel/kaçak okul formatındaki yurtlarında kalarak/devam ederek lise okuyabilir, açık liseden de diploma alabilir.
- Diyanet İşleri Başkanlığınca açılan Kur’an kurslarında hafızlık ve bu alanı destekleyici Arapça eğitimi alanlar
- Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünün hafızlık modüllerine kayıtlı olanlar,
Gibi esnemeler ve eklemeler yapıldı.
Erdem Atölyesi
- Okullardaki zorunlu din kültürü ahlak bilgisi dersinin arttırılması,
- Seçmeli ders adı altında zorunlu olarak dini derslerin dayatılması
Yetmezmiş gibi şimdi de Bilim Sanat Merkezlerine el atıldı ve bu kurumlara da Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni atanacak.
Bilim ve Sanat Merkezi (BİLSEM) nedir neden kurulmuştu?
Özel yetenekli – üstün zekalı öğrencilerin bireysel yeteneklerini en üst düzeyde kullanmalarını sağlamak amacıyla açılmış olan kurumlardır.
Bu kurumlara seçilen öğrenciler normalde bir okula kayıtlıdırlar ve okullarına devam ederler, okul saatleri dışında ya da hafta sonu BİLSEM’e giderek, etkin proje çözme, karar verme, yaratıcılık, beceri geliştirme gibi planlamalar doğrultusunda eğitim alırlar.
Bunun için;
Havacılık ve Uzay Atölyesi
Robotik Atölyesi
Akıl Oyunları Atölyesi
Bilimsel Araştırma Teknikleri Atölyesi
Görsel Sanatlar Atölyesi
Müzik Atölyesi
Elektronik Atölyesi
Tasarım ve İnovasyon Atölyesi
Gibi atölyeler vardır.
Tüm bunların yanına şimdi de “Erdem Atölyesi” adı altında bir atölye açılması ve bu atölye için Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni atanabilmesine yönelik norm açılması talimatı yayımlandı.
Yani bu özel yetenekli ve üstün zekalı çocuklarımıza hafta içinde 30-35 saatlik ders sürecinde kendi öğretmenlerinin ya da okulunun veremediği(!) erdem eğitimi özel çocuklara yönelik kurulan BİLSEM’lerde ders/okul saati dışında ya da hafta sonu verilecek.
İşte; aklın ve bilimin yok sayılan bu anlayış hakim olduğu, siyasal yaklaşımlar olduğu sürece eğitimde bir arpa boyu yol almak mümkün değil. Çünkü alınan kararlarda her yol aynı kapıya açılmaktadır.
Maksut BALMUK
Öğretmen