MEB, 15 bin öğretmen kontenjanını neye göre belirledi?
MEB’de her geçen gün, kamu yararından ziyade mavi boncuk dağıtıp şirin gözükmek gibi bir saikin etkili olduğu göze çarpıyor.
MEB normal şartlarda ihtiyaç durumu ile verilen kontenjanları esas alarak kontenjan belirlemesi yapması gerekiyor.
Örneğin MEB’de öğretmen açığı 100bin ise
10bin öğretmen alımı yapılacaksa
Yani boş kontenjanların yüzde 10’u doldurulacak demektir.
O zaman 500 açığı olan bir alana 50,
400 açığı olan bir alana da 40 alım yapması beklenir.
Hiçbir dersi diğerinden önemli yada üstün göstermek mümkün değil.
Fakat yapılacak 15bin atamadaki duyuru bize göstermektedir ki kontenjan tespitinde başkaca etkenler değerlendirilmiştir.
Bazı alanlarla ilgili değerlendirme yapmak istedik.
Bu değerlendirmeyi yaparken birkaç hafta önce yapılan Özür grubu atamaları göz önüne aldık. O dönemde İller tarafından yansıtılan kontenjanları esas alarak hangi alanda kaç açık olduğunu değerlendirdik.
Tabii ki bu tam sonuç vermiyor çünkü: özür grubunda 134bin kontenjan yansıtılmışken, MEB tarafından yapılan açıklamaya göre öğretmen açığı 115bin
Bunun nedeni ise bazı alanlarda açık olduğu halde aynı zamanda fazlalıkların da olmasıdır. Özür grubunda bu durum genel anlamda göz önüne alınmamıştır.
Yapılacak 15 bin atamada oranlamanın 15000/115000 yani yüzde 13 olması gerekirdi. Bu durumun bazı alanlarda bu oranın yüzde 6’lara düştüğünü, bazılarında ise yüzde 34’lere çıktığını görüyoruz.
Burada MEB’in mezun olup atama bekleyen yani baskı unsuru oluşturan alanların da etkisinde kaldığını düşünüyoruz.
Bu durumu bir de tablo üzerinde görelim.