YÖNETİCİ ATAMAYA DURDURMA
Yönetici Atamaya Durdurma;
04.08.2013 tarihli Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama Ve Yer Değiştirmelerine İlişkin Yönetmeliğin bazı maddelerinin yürütmesi durdurulmuştur. Bu kararın yani yürütmeyi durdurmaya ilişkin kararın 7 ay gibi uzun bir sürede çıkıp tebliğ edilmesi geçmişteki kararları aratır niteliktedir. Kararın 25.11.2013 tarihinde çıkıp bu kadar zaman sonra tebliğ edilmesi da ayrıca düşündürücüdür.
Bu noktada Takdir sizlerindir.
Kararda dikkat çeken iki konu vardır.
Bunlardan birincisi;
Yönetmelikte yer almayan yeniden atama maddesinin yönetmelikte bulunmamasına yöneliktir. Danıştay 2.dairesi bu konuda eksik düzenleme kararı vermiştir.
Bu madde en çok tartışılan maddelerden biriydi. Bu madde nedeniyle mağdur olanların mağduriyetleri maalesef devam edecektir. Çünkü yeni kanun nedeniyle uygulanma olanağı yoktur. Bu konuda idari ya da yargısal başvurusu olanlar varsa bu kararla ellerini güçlendirebilirler. Temennimiz idarenin yeni kanun sonrası bu öğretmenleri de gözetmesi yönündedir.
İkincisi;
Aylıktan kesme ve daha ağır Disiplin cezası almış olanların yönetici olamamalarına ilişkin madde. Benzer bir düzenleme 2004 yılındaki yönetmelikte de vardı ve Danıştay tarafından durdurulmuştu. Hal böyle iken bu maddede ısrar etmek ancak ve ancak hukuk bilmemek ya da tanımamakla açıklanabilir.
Bu maddeye göre mağdur olan öğretmenlerden dava süreci başlatanlar varsa elleri güçlenmiştir.
Yine bu madde nedeniyle yöneticiliğe başvuramayanlar varsa bunlar da hak arama yolunu seçebilirler fakat hukuk devletine inanan, hukukun gereği olarak yaratılan mağdurların hakkını teslim etmek anlayışına sahip bir yönetim söz konusu ise bu insanların mağduriyetini gidermelidir. Yani öğretmenler hak aramamalı idare hakkı teslim etmelidir. Fakat biz bunu beklemiyoruz. Eğer bizi şaşırtırlarsa alkışlar öğretmenler adına teşekkürlerimizi de iletiriz.
Bu maddenin bir diğer mağdurları da;
Yönetici olarak çalışmakta iken Aylıktan kesme ya da daha ağır disiplin cezası aldığı için yöneticilikten alınan yöneticiler.
Bu yöneticilerle ilgili bakanlık son günlerde bir görüş yazısı yayımlamıştı.
MEB Hukuk Müşavirliğinin İstanbul Valiliğine hitaben yazılan 28/02/2014 tarih ve 891495 sayılı yazılarında;
“…belirtilen disiplin cezalarına bağlı olarak eğitim kurumu yöneticiliği statüsünün sona ermeyeceği, aynı soruşturma kapsamında kendisi hakkında getirilen disiplin teklifine istinaden aylıktan kesme veya daha ağır bir disiplin cezası tesis edilmesine rağmen soruşturma raporunda idari yönden yöneticilik görevinin üzerinden alınması yönünde bir teklif getirilmemesi halinde mevcut görev yerlerinin korunması gerektiği mütalaa edilmektedir.”
Denilmektedir.
Bunun anlamı şudur:
Kişileri bu cezayı aldığı için yöneticilikten alamazsınız. Soruşturma yapan muhakkikler eğer idari yönden yöneticilikten alınmasını teklif etmişlerse alabilirsiniz. Böyle bir teklif yoksa sadece cezaya dayalı olarak görevden alamazsınız diyor.
Bu konuda da mağdur olanlar varsa devam eden idari ya da yargısal başvurularını Danıştay kararıyla destekleyebilirler.
Sonuçta; bakanlığın yöneticilerle ilgili kanun düzenlemesinin amacı daha iyi anlaşılmaktadır. Çünkü 25.11.2013 tarihinde karar verilen bir davada erken tebliğ edilmiş olsa idi o süreçte yürütülmekte olan atama süreçleri bu yargı kararlarına göre yapılacak, ceza nedeniyle başvuramayanlar başvuru yapabilecek, yeniden atama hakkı tanınabilecekti.
Bu gecikmeyle beraber idarenin bu karardan haberdar olup olmadığı sorusu kafalara takılmaktadır.
İdare son kanun düzenlemesi ile her türlü tedbiri almayı başarmayı amaçlamıştır.
Bu karardan sonra hak arayacaklar varsa ince hesap yapmalıdırlar. Örneğin görev süresi 4 yıl olmuş ve ceza aldığı için görevden alınan bir yönetici hak arayıp yeniden atansa bile kanun gereği görevden alınacaktır.
Karar ve takdir eğitim çalışanlarınındır…
Maksut BALMUK