MEB, ortaokula sınıf öğretmeni atayacak
MEB İl İçi ve İller arası Atamaları ile ilgili sürecibaşlatmıştır.
Bu süreç daha önce de uyardığımız gibi sorunlu bir şekilde başlayacak.
Durum göstermektedir ki MEB‘de bakan da değişse, Müsteşar da değişse anlayış değişmiyor. Her yıl maalesef birimler arası kopukluklardan, hukuk dışı uygulamalardan, bile bile öğretmen mağduriyetlerinden bahsediyoruz. Şimdi de aynı manzara ile karşı karşıyayız.
Dilimiz döndüğü, kalemimiz yazdığınca açıklamaya çalışalım:
Norm Kadrolar Güncellenmemiştir.
Bazı okuyucularımız Nisan ayında güncelleme yapıldığını söylemektedirler. O güncellemelerde yapılan açıklamalarda 2014-2015’in planlanmasına yönelik tek bir cümle bulunmamaktadır.
Açıklamada yer alan;
“6360 ve 6447 sayılı Kanun gereğince 14 ilde büyükşehir belediyesi ve 27 yeni ilçe kurulması,
Talim ve Terbiye Kurulunun 07 Temmuz 2009 tarihli 80 sayılı Kararında 20 Ocak 2014 tarih ve 9 sayılı Karar ile yeniden düzenlenme yapılması ve okul/kurumların mevcut bilgilerinde meydana gelen değişikliklerin güncellemesinin yapılması için, İl Milli Eğitim Müdürlüklerindeki MEBBİS yöneticilerine 07-25 Nisan 2014 tarihleri arasında MEBBİS modülünde yer alan Norm Kadro Modülünde işlem yapma yetkisi verilmiştir. MEBBİS yöneticilerinin aşağıda belirlenen iş takvimi doğrultusunda işlemleri yapması gerekmektedir.”
Cümlelerinden de anlaşılacağı üzere 2014-205 değil “okul/kurumların mevcut bilgilerinde meydana gelen değişikliklerin güncellemesinin” yapılması istenmiştir.
Kaldı ki Nisan ayından bugüne kadar değişen bir çok durum var ve hepsi de Norm Kadroyu etkileyen durumlar. Bu durumlar normlara yansıtılmadığı taktirde sağlıklı atama yapılamaz. O zaman geçen yıl olduğu gibi Ortaokula dönüşen okula Sınıf Öğretmenini atarsınız ve sonra uğraşırsınız. Ya da bir okulda fazla öğretmen varken o okula yeniden atama yaparsınız.
Bunları örnekleriyle defalarca yazmıştık.
– Burada ön plana çıkan birimler arası koordinasyonsuzluktur geçmişte de söylediğimiz gibi…
– Öğrenciler derslerini seçmeden (Özellikle liselerde Fizik, Kimya,Biyoloji, Matematik….dersleri seçmeli iken) ders planlanamaz,
– Dersler belli olmadan,
– Okullar dönüşmeden norm belirlenemez,
– Normlar belirlenmeden yer değiştirme yapılamaz,
Derslerin seçimi:
Yönetmeliğe yani hukuki norma göre Lise Öğrencilerinin ders seçimleri Haziran ayında yapılacaktır. Bu planlama henüz yapılmamıştır. Bu planlama olmadan gelecek yıl hangi dersten kaç saat olacağını nasıl hesaplayacaksınız? Bunu hesaplamadan normu nasıl bulacaksınız?
Okulların Dönüşümü:
Bir okul gelecek yıl İlköğretimden İlkokul’a ya da Ortaokula dönüşecekse planlama ona göre yapılmalı, öğretmen aktarımları gerçekleştirilmelidir. Bu işlemler henüz tamamlanmamıştır. Bu durumda Norm Kadro belirlenmesi de mümkün değildir.
Bunun kadar önemli bir başka husus: Bakanlık 01.05.2014 tarihinde 2014/8 nolu genelgeyi yayımlayarakhttp://www.memurlar.net/haber/466438/ tüm meslek liselerini Anadolu Meslek Lisesine dönüştürmüştür.
Nisan Norm güncellemesinden sonra yapılan bu dönüşüm nedeniyle de normlar güncellenmelidir. Bu dönüşüm çok şeyi değiştirecektir. Okullar Anadolu Meslek oldu ise bu okullarda ikili eğitim yapılmaması gerekir. Eğer yok biz ikili yapacağız deniliyorsa o zaman da bu durum açıklanmalıdır.
Anadolu Lisesine dönüşümle beraber okullardaki haftalık ders saatleri de değişmiştir. Bu durumda da norm kadro güncellemesi şarttır.
Eğer bakanlık ben tabelaya “Anadolu” ibaresi koydum ama sınıf mevcutlarını 34 yapmayacağım 50-60 olsa da fark etmez, normal eğitime dönmeyeceğim ikili olsa da fark etmez diyorsa onu da kendileri bilir fakat her halükarda norm güncellemesi şart. (Anadolu programı ile düz programda farklılık vardır.)
Normlar hesaplanmadan yer değiştirme olmaz:
Norm güncellenmezse A okulundaki 2 yıllık öğretmen Norm Fazlasına düşecekken düşmemiş muamelesi görür ve 3 yılını doldurmadığı için yer değiştiremez. Çünkü norm fazlası öğretmenlerde 3 yıl şartı yok.
Ayrıca Norm güncellenmezse Öğretmen norm fazlası olmadığını düşünerek yer değiştirme talebinde bulunmaz norm güncellemesinde norm fazlası olur, dava açar, idare kusurlu bulunur ve hem öğretmen hem idare kaybeder.
Norm güncellenmezse şu anda açık olan bir okula atama yapılır, norm güncellemesinden sonra okulda norm kapanırsa, yeni gelen öğretmen (belki de mevcut öğretmenlerden birisi) fazlalık olur. Yeniden yargılık durum ortaya çıkar.
Norm güncellenmezse olmayan okula olmayan branşta atama yapılır. Örneğin ilkokula Sosyal Bilgiler öğretmeni atamak gibi…
Buraya kadar norm ve dönüşümlerle ilgili değerlendirmede bulunduk. Şimdi de bu atama sürecinin diğer sorunlarından bahsedelim.
Duyuru bizi heyecanlandırmıştı:
Atamaların yapılacağına ilişkin duyuru çıkınca gerçekten heyecanlandık ve sevindik işler yoluna giriyor, zamanında yapılacak işler, mevzuata uygun hareket edilecek diye. Çünkü yürürlükteki yönetmelikte İl İçi atamaların Mayıs ayı içerisinde başlatılacağını yazıyordu.
Fakat takvimi, detayları ve norm güncellemesi olmadığını görünce yukarıda bahsettiklerimiz ve aşağıdaki konular nedeniyle hayal kırıklığı yaşadık.
Sıra tayini, hukuk devleti ilkesi nerede?
Yönetmelikte “MADDE 34 – (1) (Değişik:RG-30/7/2010-27657) İl içinde yer değiştirme talebinde bulunan öğretmenlerin yer değiştirme suretiyle atamaları, tercih ettikleri eğitim kurumları itibarıyla yapılan sıraya bağlı olarak haziran ve ağustos aylarında birer kez olmak üzere eğitim kurumlarının öğretmen ihtiyacı çerçevesinde hizmet puanı üstünlüğüne göre gerçekleştirilir.”
Olduğu halde atama takviminde sıra tayini yok. Üstelik bu konuda daha önceki yıllarda Eğitim-İş’in açtığı dava ile ilgili Danıştay Kararı varken. http://www.memurlar.net/haber/349846/
Yani ne yönetmeliğe uyuluyor, ne de yargı kararlarına. Öyle ya 6526 sayılı yasaya eklenen bir maddeyle idare, mahkeme kararını uygulamazsa tazminat davası idareye açılabiliyor. Yani kişilerin sorumluluğu ortadan kaldırıldı. Anlaşılan bu maddenin arkasına sığınmak seçilmiş.
31 Aralık Talebi:
Öğretmenlerin haklı 31 Aralık baz alınsın talepleri dahi karşılanmazken yönetmeliğe uymak akıllarına gelmiş diyeceğiz o da yok. Çünkü yönetmelik 15 Eylül derken bakanlık 30 Eylül diyor. 31 Aralık talebi özellikle 2010 KPSS iptali nedeniyle gündeme gelen bir talepti. Bu talep yerine gelirken yönetmelikte değişiklik önermiş hukuk dışına çıkılmamasını belirtmiştik. http://www.memurlar.net/haber/466869
Bu talebi karşılamak MEB için çok şey değiştirmeyecektir çünkü sınırlı sayıda öğretmeni kapsamakta ve bu öğretmenler birkaç yıllık öğretmen olmaları nedeniyle zaten çok önemli yerlere atanamayacak, bir çoğu sadece tercih etmiş olacaktır.
Yöneticiler:
Müsteşar bey yöneticilikle ilgili düzenlemenin bu hafta çıkacağını söylemişti. İl içi yer değiştirmelerde yöneticilerle ilgili en küçük tedbir yoktur. 13 Haziran 2014 te görevi sona erecek yöneticilerle ilgili yol gösterici bir yaklaşım sergilenmesini beklemek çok mu büyük bir beklentidir?
Sonuç ve Öneri:
İşte bu nedenlerle bu atamalar yeni sorunları beraberinde getirecektir. Her yıl söylediğimiz gibi birimler arası koordinasyonsuzluk devam etmektedir. Bu konuda kadro değişimi de, bakan değişimi de müsteşar değişimi de fayda etmemektedir. Bu plansızlığın, programsızlığın mağduru ise maalesef öğretmenler olmaktadırlar.
Bu nedenlerle bizim önerilerimiz:
– Birimler arası koordinasyonun derhal sağlanması,
– Valiliklerin İlkokul Ortaokul dönüşümlerini tamamlamalarının kısa sürede( atamalar yapılmadan) sağlanması, (Temel Eğitim Genel Müdürlüğünü ilgilendiriyor)
– Anadolu tabelası takılacak meslek liseleri ile ilgili açıklamanın yapılarak, sınıf mevcutları, öğretim durumunun (İkili/Normal) netleştirilerek okullara bilgi verilmesi, (Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğünü ilgilendiriyor)
– Özellikle liselerde seçmeli derslerle ilgili çalışmaların yapılması (Ortaöğretim, Mesleki Eğitim ve Temel Eğitim Genel Müdürlükleri)
– Norm kadro güncellemelerinin yapılması, (İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü)
– 31 Aralık talebinin karşılanması,
– Yöneticilerin durumlarının sayın Müsteşar Bey’in söylediği gibi bu hafta sonu mevzuat yayımlanarak bir yol haritası çizilmesi, (İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü)
– Başvurular devam ederken, öğretmenlerin, okulun dönüşmesi, norm kadrosunun azalması durumlarını göz önüne almaları gerektiği noktasında uyarılarak boş tercihten kaçınmalarının sağlanması, (İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü)
– Gerekirse başvuru sürecinin ve atama sürecinin 1-2 hafta uzatılarak okullar kapanmadan sonuçlandırılması, (İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü)
– Mevzuatta olmayan uygulamalardan kaçınılması, MEB’de artık hukuk kurallarının hakim olması… (Müsteşarlık ve Bakanlık Makamı)
Şeklindedir.
Bizden uyarması, uygulayıp uygulamamak MEB’in takdirinde…
Maksut BALMUK
Öğretmen
http://www.memurlar.net/haber/467180